Uzun zaman önce basit bir meditasyon tekniğini paylaşma sözü vermiştim. Evet bugün, o gün. Meditasyonu yeni öğrendiğim sıralar, o zamanki hocama ya yanlış yaparsam diye sormuştum, o da “yanlış meditasyon yapamazsın, merak etme” demişti. Ben de aynı güvenle sizi denemeye davet ediyorum, tabii ki tereddüt ettiğiniz her şeyi, her zaman sorabilir, danışabilirsiniz. Burada paylaştığım Hindistan’daki Sivananda Ashram’da öğrendiğim ve oradayken günde iki kez uyguladığımız, yeni başlayanlar için meditasyon olarak da adlandırabileceğimiz, zihne odaklanmayı öğreten bir teknik. Umarım sizler için de faydalı olur. Oradan aldığım ve aşağıdaki meditasyon notlarını çıkardığım inanılmaz faydalı, mor, mini kitapçıkta diyor ki “eğer her gün yarım saat meditasyon yaparsanız, hayatı barış duygusuyla ve spiritüel bir güçle karşılamaya hazır hissedersiniz. Meditasyon, zihin ve sinirler için en etkili ilaçtır.”
NASIL MEDİTASYON YAPILIR?
Öncelikle şunu belirterek başlamalıyım ki günün aynı saatinde, aynı yerde ve düzenli uygulama yapılması önerilir, çünkü düzenli pratik yaptığınızda, zihin yavaşlamaya koşullanır ve böylece daha hızlı bir şekilde meditatif hale geçebilirsiniz. Atmosferin spiritüel güçle dolduğu şafak vakti ve alacakaranlık zamanı idealdir. Tabii modern hayatın gündelik koşuşturmacaları içinde bu ritmi yakalamak zor olabilir, bu nedenle günlük uğraşlarınızı geride bırakarak ve zihni sakinleştirebileceğiniz sizin için uygun bir zaman dilimi seçin. Meditasyon için ayrılmış bir oda ya da belirli bir yer olması iyi olur. Aynı yerde meditasyon yaptıkça yayılan güçlü titreşimler bu alana yerleşecek, huzur dolu saf bir enerji burada hissedilebilecektir. Manyetik titreşimlerden faydalanabilmek için oturduğunuzda yüzünüz Kuzey ya da Doğu yönüne dönük olsun. Omurga düz, boyun uzun halde, vücudunuzda herhangi bir gerginlik yaratmayan hareketsiz, rahat bir oturma şekli seçin. Bacaklarınızı çaprazlayarak oturduğunuzda omurganız dik olamıyorsa, sırtınızı yaslamadan bir sandalyede oturmayı da seçebilirsiniz. Otururken yüzünüz bir duvara yakın olmasın, önünüzde bir boşluk ve alan kalsın. Başlamadan önce, belirli bir süre için zihni sessizliğe davet edin. Geçmişi, şimdiyi ve geleceği yavaşça bırakın.
Yaklaşık beş dakika süresince beyni oksijenle canlandıracak bilinçli ve derin nefesler alıp verin, sonrasında varlığı hissedilmeyen doğal ritmdeki yumuşak nefes akışına dönün. Doğal nefeslerinizde de belirli bir ritim yakalayın; örneğin üç saniye nefes alın, üç saniye nefes verin; çünkü nefes düzene girdikçe, yaşam enerjisi Prana’nın akışı da düzenli olacaktır. Başlangıçta zihin oradan oraya sıçrayacak ve durulmaya direnç gösterecektir. Bu gezinme isteğine izin verin ve onu zorla susturmaya çalışmayın. Zihni sakinleştirmek için ekstra efor sarf ederseniz, bu da meditasyonu engelleyen ek beyin dalgalarını harekete geçirir. Prana’nın akışı ile zihin de zamanla odaklanacaktır.
Zihin için bir odak noktası belirleyin. Doğası gereği entelektüel olan insanlar için bu iki kaşın arasındaki Ajna Chakra olabilir; daha duygusal insanlar ise Anahata (Kalp Çakrası)’na yönelebilirler. Odak noktanızı bir kez belirledikten sonra, bir daha değiştirmeyin. Odak noktasında görsel olarak canlandıracağınız nötr ya da ilham verici bir nesne belirleyin (örneğin bir sembol gibi). Daha sonra buna zihinsel ses titreşimini ekleyin. Eğer bir mantra kullanıyorsanız, onu nefesle koordineli şekilde zihinsel olarak tekrarlayın. Kişisel bir mantranız yoksa, ‘OM’ mantrasını kullanın. Zihinsel tekrar daha etkili olmasına rağmen, eğer bitkin ve uykulu hissederseniz Mantra’yı sesli olarak da tekrar edebilirsiniz. Mantra’yı bir kez belirledikten sonra, değiştirmeyin. Mantranın tekrarı anlamdan bağımsız olarak sesin titreşimi düşüncenin titreşimiyle birleşir ve zihni saf düşüncelere ulaştırır. Pratik yaptıkça dualite kaybolur ve üstün bilinç hali olan Samadhi’ye ulaşılır. Bu uzun bir zaman alacağı için, lütfen sabırla uygulamaya devam edin. Samadhi’de kişi bilen, bilgi ve bilinenin bir olduğu bir mutluluk halinde ulaşır. Bu, süper bilinç hali, aydınlanmış kişilerin ulaştığı yerdir.
Namaste.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder