15 Mayıs 2021 Cumartesi

MINERVA AKADEMİ İLE NÖROFELSEFE PSİKOLOJİ SEMPOZYUMU


Minerva Akademi ‘nin düzenlediği Nörofelsefe Psikoloji Sempozyumu’ndan merhaba. 15 Mayıs 2021’de başlayan bu sempozyum karantina günlerine denk geldi ve tabii ki online ve Zoom’da. Bugün, sinir bilimi ile ilgilenen nöroloji uzmanı Timur Yılmaz ile birlikteydik. Zihin sağlığı mirası, felsefe, duygular, farkındalık, epigenetik kavramı, bilişsel süreçler, TMS teknolojisi, limbik sistemden ve kalemim onun hızına yetişemediği için notunu alamadığım pek çok konudan bahsettik.

Felsefe ve psikoloji ile giriş yaptık ve Timur Hoca dedi ki, sinir bilimi felsefe ve psikolojiye eşit mesafede durur. Tüm konuşma boyunca elimden geldiğince not aldım ve kalan izleri tematik şekilde gruplayarak özetliyorum:

➕ Düşünceleri hakkında düşünen tek canlı insan. Başka bir deyişle felsefe, insan olmanın gerekliliği ve kanıtı. Sinir bilimi faydalı bir perspektif öneriyor. İnsanın düşüncesi hakkında düşünebiliyor olması, bunu yaparken kullandığı zihin devrelerinin, davranışını değiştirmek, duygularını fark etmek ve kısır döngüleri kırmak konusunda faydası olduğu kanıtlanmış.

➕ İnsanın psikolojisi düzeltilebilir, kurtarılabilir bir şeydir.

➕ Yoga ve pilates gibi esnekliği, dayanıklılığı ve gücü artıran egzersizlerin psikolojik esnekliği de artırdığı kanıtlandı. Kendine sarılmanın öz şefkat üzerinde etkisi var. Kısacası yoga, beden üzerinden zihni etkiliyor.

➕ ”İnsan beyni neden negatife yatkın?” sorusu üzerine klasik yaklaşımda beynin 6 büyük duygu ile çalıştığından söz etti. Mutluluk, heyecan, korku, öfke, tiksinme ve hüzün. Bu 6 duygudan 4’ü negatif. Ayrıca dünya çetin ve zor bir yer insan için. Evrimsel süreci de denkleme kattığımızda düşüncelerin karanlık olma ihtimali daha yüksek. Ama fark edebiliriz. Timur Yılmaz, negatif düşünceleri yakalamamızı ve farkına varmamızı öneriyor.  Öğrenme, farkındalık, anda olmak, niyet, inanç …


➕ Günlük hayata eklenebilecek bir egzersiz önerisi: İnsanlara selam verirken farkındalıkla selam vermek, “nasılsın?” sorusuna otopilottan değil de o anın gerçeğinden cevap vermek. Çünkü nasılsın diye soran kişi bunu limbik sistemden, otomatik bir şekilde sorsa bile, sorusunu farkındalıkla yanıtladığımızda biz farkındalığımız yükselterek karşımızdakini de “an”a çekiyoruz.


➕ Sen farkındalığını ne kadar yükseltirsen senin soyundan gelecek insanlara -epigenetik olarak kanıtlanmış- o kadar değerli bir miras kalıyor. Benim depresyonuma, kaygıma iyi gelecek bir yaşam tarzı seçtiğimde, adımı bile hatırlamayacak nesillere DNA yoluyla daha az epigenetic travma aktarımı yapacağım, daha sağlıklı bir zihinsel örgütlenmenin yolunu açmış olacağım. Bunun soyumuzla devam ettiği kanıtlanmış. Timur Yılmaz’a göre, aydınlanma yolculuğu çok da boşa gitmiş diyemeyiz.

➕ Artık ölçümlerle beyinde neler olduğunu biliyoruz. Örneğin frontal korteks kalınlığı görülebiliyor. Ya da fibromiyaljinin beyinle ilgili olduğu anlaşıldı ve elektromanyetik tedavi şekilleri geliştiriliyor. Sinir bilimin sunduğu bu bilgiler sayesindedir ki örneğin bağımlı birine limbik sistemi susturan, frontal korteksi güçlendiren hobiler, beslenme önerileri ve trapiler önerilebiliyor.

➕ TMS (Türkiye’de TMU olarak biliniyor) teknolojileri artık depresyon, bipolar, hiperaktivite gibi bir çok bozukluğun tedavisinde kullanılıyor. Önümüzdeki 20-30 sene içinde ise oldukça yaygınlaşacak ve kullanım alanı genişleyecek gibi görünüyor.

➕ Beden, zihnin bir uzantısı. Çevremiz de bir anlamda öyle. Etrafımızın nasıl olduğu, beynimizin durumu hakkında bilgi veriyor. Ve unutmamak gerekir ki inancımız değiştiğinde tutumlarımız, duygularla verdiğimiz kararlar ve niyetlerimiz de değişiyor.

➕ Biyolojik olarak 3 milyon yıl önceki atalarımıza çok benziyoruz. Hala. Dünya ne kadar değişirse değişsin, aşk acısı aynı ya da toplumdaki adaletsizlik değişmiyor.

Ben bu konuşmadan şunu anladım ki beslenme, uyku, takviye gıdalar kadar inancımız ve niyetimiz de psikolojimiz üzerinde büyük rol oynuyor ve çözümsüz bir psikolojik çıkmaz söz konusu değil. Yine şunu anladım ki yogaya devam. Zaten özellikle kundalini yoga ile ilgili ve meditasyon ile ilgili pek çok bilimsel çalışma olduğunu biliyorum, hatta şu anda Türkiye’de EEG ölçümleri İstanbul Ümraniye NP beyin hastanesinde yürütülen bir tez çalışması var. Yine bildiğim kadarıyla da Kirtan Kriya üzerinde en çok bilimsel araştırma yapılmış kundalini yoga öğretisi ve sonuçlar çok olumlu. Bu konulardan bahsedince bu bilgileri de not düşmeden geçemedim.

KİTAP ÖNERİLERİ

Nöroloji Uzmanı Timur Yılmaz, felsefe, nörofelsefe, sinir bilimi ile ilgilenenlere pek çok kitap önerisi verdi. Aklımda kalanları sıralıyorum ve Timur Hoca’nın Siddartha’yı sinir bilim perspektifinden incelediği kendi kitabı ile başlıyorum. (Bu arada yakında yeni kitabı da çıkacakmış):

Senin Ruhun Bütün Dünyadır - Uğur Batı ve Timur Yılmaz
Siddartha, Hermann Hesse
Karısını Şapka Sanan Adam, Oliver Sacks
Incognito: Beynin Gizli Hayatı, David Eagleman tarafından yazılan kitap
Benlik Yanılsaması , Bruce Hood

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder